21 Kasım 2008 Cuma

kelimelendiremediklerim

tamam dilimiz zengin bir dil, her duruma uygun bir kelime var ama her ruh durumu tespit edilmiş mi bakalım? örneğin bir kaç hafta önce kendi kendime hikayeler uydurup dağa küstüğüm zamanki umutsuzluğumu hangi kelime ifade edecek? veya şu an içinde bulunduğum ruh hali; hani mikserde güzelce çekilmiş, içiçe geçmiş ve birbirinden ayrılması, ayrıştırılması imkansız hale gelmiş homojen karışım???

sapla samanı, üzümle çöpü karıştırmaktaki ustalığımı yaşla kuruyu beraber yakmakta da kullanırım. öyle ki; sonunda çok üzülsem de şu dik açıyla hareket eden burnum asla istikamet değiştirmez. üstüne bir de boğa duygusallığı veya romantikliğini eklediniz mi tadından yenmez. oooof, ben burcumu değiştirmek istiyorum, pragmatik kova veya en anlaşamadığım burçlardan olan oğlak filan olmam lazım. yoksa hayatım insanların ne söylediklerini ve söylemediklerini anlamamakla geçecek. doğru kelimeleri bulamadığımdan esrarlı konuşuyorum gibi geliyor size. aslında konu çok belirgin. yine anlamama durumum var. üstelik anlamadığım şeyi başkaları açıklamaya çalıştığında da hemen kendimi koruma mekanizmam çalışıp beni bu hazineden mahrum etmek isteyen dahili bedhahları oluşturuyor. size daha nasıl anlatayım, ben çok karışığım bugünlerde, seyreltilmeye ihtiyacım var, sakinleşmeye, öğrenmeye, güvenmeye...

size açıklayamadıysam da keşke bu mektup adresine gidiyor olsaydı, oysa pulu bile yok!!! hadi dağılın arkadaşlar, kendi kendime yaşamam gereken hüznüm var, dağılın..

Hiç yorum yok: